18 Ağustos 2010 Çarşamba
Bundan İyisi Şam'da Kayısı - 5
Şam'ı neden sevdim diye düşünüyordum önceki postlara bakarken. Fazla betimlemişim ama neden sevdim neden sevmedim anlatmamışım.
Her şeyden önce Şam'ın kendi olma halini sevdim. Bir tane bile Mc Donald's göremememini, Starbuck's olmayan köşelerini...Çok da globalleşme düşmanı sayılmam aslında Starbucks'a da sık uğrarım. Ancak kahvede oturup cezvesiyle gelen kahve içmenin tadı cidden başka. Bir yerin her şeye rağmen olduğu gibi kalabilmesi çok hoşuma gitti. Şam'daki beşeri unsurun da buna katkısı var elbet. Herkes fena halde kibar, yardımsever ve güleryüzlü idi. Herkes her an birileriyle muhabbete hazır, şehirdeki yabancılar da buna alışmış. Tabi mekanlardaki dip dibe masaların katkısını da unutmamak gerekir. Hemen patlatılan nerelisin sorusu üstüne her şeyden konuşuyor bulabilirsiniz kendinizi. Bu yüzden Şam bir muhabbet kenti olarak kaldı hatırımda.
Bir de eksileri var tabi. Onlardan bahsetmeden olmaz elbette. Sınırdan başlamalıyım Beşir Esad'ın yandan yandan bakarken çok değil ama azıcık tebessüm ettiği fotoğrafı karşıladı bizi. Sonra otobüs hareket edip Şam'a varana kadar yaklaşık 20-30 dakika sürece ben bilboardlarda, tabelalarda gördüğüm baba-oğul Esadların fotoğraflarını saymaya başladım. Otuzu geçince bıraktım elbette zira bakkal çakkalın duvarında bile asılıydı. Bir de öyle vesikalık pozları değil sadece baya Erol Atar Stüdyolarından çıkma artistlik pozlar. Bu arada çok fazla fotoğrafını çekemedim çünkü gitmeden bize tembihlendiği üzere sokakta isimlerini zikretmek, olumsuz görüşte bulunmak, fotoğraflarla dalga geçmek gibi hareketler hoş karşılanmadığı gibi akibetinizi de belirsiz kılabilirmiş. Sokaklarda çok fazla sivil polis gezdiğini duyduk. Biz bu sebeple zat-ı muhteremden bahsedecek olursak Edward Norton demeye karar vermiştik. Az da olsa benziyorlar hemen yok canım demeyin. İşte bu her yerde iktidarlarını hissetme halini hiç mi hiç sevmedim. Kafanı çevirsen ya babasının ya da kendisinin maviş gözleri...Hediyelik eşya dükkanlarında kendisinin ve eşinin magnetleri. Hayır, kim Şam'dan hatıra olarak Esad magneti alır ki?
Şam için anlatacaklarım sanırım bu kadardı alışveriş postu dışında tabii. Onun biraz beklemesi gerekecek. Ben bu arada tabi ki durmadım ve Lübnan'ın başka köşelerini gezdim haftasonu. Beni izleyin anacım diyorum.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder